120x600

Alemdar inşaat

25-12-2019 BOLU

BOLUNUN ÖNCÜ FOTOĞRAF STÜDYOSU

Yaklaşık 6 yıldır ilimizdeki fotoğrafçılık sektöründe kaliteli hizmetleriyle ön plana çıkan, MDS Fotoğraf Stüdyosu sahibi Levent ŞAHİN ile yaptıkları çalışmaları, Bolu’daki fotoğrafçılık sektörünün durumu, günümüzde insanların fotoğraf çektirme eğilimleri ve sektörün sorunlarını ele aldığımız bir röportaj gerçekleştirdik.

BOLUNUN ÖNCÜ FOTOĞRAF STÜDYOSU
Bİ tur

Öncelikle, Bolu Objektif haber sitesi takipçilerine kendinizden ve firmanızdan bahseder misiniz?


Tabi ki;  küçük yaşlardan itibaren fotoğrafçılık hayatımın her anında vardı ve uzun yıllar hobi olarak bu sanat ile ilgilendim. Ayrıca BOFSAD-Bolu Fotoğraf Sanatı Derneği’nin kuruluş aşamalarında da yer alarak şehrimizde bu sanatın kurumsallaşmasında katkılarım oldu. Sonraları bu ilgiyi ticari boyuta da taşıyalım istedik. Böylelikle aynı zamanda sevdiğimiz işi de yapmış olacaktık. Eşimle beraber 6 yıl önce açtık bu firmayı. Daha sonra eşimin öğretmenlik görevine başlaması ve çocuğumuzun oluşundan dolayı şimdilerde ben yürütüyorum işlerimizi. Eşim de bana zaman zaman fikir ve proje anlamında katkı sağlıyor. Bazen de, çekimlerimizin yoğun olduğu dönemlerde, bizlere dışarıdan katkı sağlayan arkadaşlarımız da oluyor. Önceleri sadece düğün, nişan, doğum gibi alanlarda olan çekim yelpazemiz şimdilerde oldukça gelişerek, “Yeni Doğan”, “1 Yaş Bebek Konsept”, “Çocuk”, “Özel Portre” gibi konuları da kapsar hale geldi. Ayrıca Bolunun ilk ve tek bebeklere özel fotoğraf stüdyosunu bu yıl oluşturduk. Fotoğrafçılık mesleği ve portföy çeşitliliği açısından oldukça verimli bir şehirde yaşamamıza rağmen, zaman zaman da müşterilerimizin özel istekleri doğrultusunda ve de mesleki açıdan kendimizi geliştirmek adına Türkiye’nin dört bir yanında çekimler de yapmaya özen gösteriyoruz. Firmamız şu an Kültür Mahallesi’nde, D-100 Karayolu üzerinde, Boluluların “Eski Tekel” diye tarif ettikleri, şimdiki Bolu Belediyesi Kent Müzesi olarak kullanılan binanın hemen arkasındaki kendi stüdyomuzda hizmet vermekteyiz.

 

 

İl dışında da çekimler yaptığınızı söylediniz. Nerelerde oluyor bu çekimleriniz?


Başlangıçta sadece Bolu ve ilçelerinde çekim yapabiliyorduk. Ancak, artık şu anda Türkiye’nin dört bir yanında çekim yapabiliyoruz. Örneğin Düzce, Sakarya, İzmit, Isparta, Burdur, Adana, Ankara, Antalya, Nevşehir…

 

 

Sizce insanlardaki fotoğraf çektirme arzusunun temelinde ne yatmaktadır?

 


 İnsanoğlu değerli gördüğü anılarını ve zamanı ölümsüzleştirmek, kendinden sonrakilere aktarmak ister. İleriki yaşlarda bu fotoğraflarına arada göz atarak anılarını tazelemek, özel ve güzel günlerini, anılarını hatırlama isteği duyar. Bu tamamen insani bir duygudur. İşte Fotoğraf da tam olarak bunun karşılığıdır.

 

 

Şehrimiz fotoğrafçılığının dünü-bugünü ve geleceği hakkındaki düşünceleriniz nelerdir?


Çocukluğumuzda Bolu’da bir elin parmaklarını geçmeyecek sayıda meslektaşımız bu sanatı icra ediyordu. Fakat son yıllarda bu mesleği icra eden meslektaşımızın sayısı oldukça artmış durumda. Rekabet şehrimiz için faydalı olacaktır tabi ki, fakat her meslekte olduğu bizlerin de sorunları oluyor. Öncelikli olarak, kayıtsız ve korsan fotoğrafçılık diye adlandırdığımız yapı şehrimizde, bu mesleğe zarar vermektedir. İlimiz ticari yaşamına katkı sağlayan, kayıtlı “Fotoğraf Stüdyoları” olarak bizler, sistem içerisinde tüm izin ve işlemlerini yerine getiren, istihdam sağlayan ve vergilerini zamanında ödeyerek ülkemiz ekonomisine katkı sağlayan firmalarız ve bu haksız rekabetten olumsuz olarak etkilenmekteyiz.

 

 

Günümüzdeki Fotoğraf trendleri nelerdir? İnsanlar günümüzde en çok ne tür fotoğraflar talep ediyor sizden?


İnsanlarımızın artık istek ve ihtiyaçları çeşitlendi, değişti ve gelişti. Örneğin eskiden düğün çekimleri stüdyolarda klasik pozlar ile yapılırdı. Bu da meslektaşlarımızı oldukça kısıtlıyordu. Ancak şu an tamamen dış mekân fotoğrafçılığına dönüştü. Doğal pozlar, doğal renkler ve sadelik tercih edilir oldu. Artık aileler, doğumdan itibaren zamanı kayıt almak, özel günlerini belgelemek ve geleceğe taşımak istiyorlar. Özellikle çocuklarının doğumu, 1. yaşını ve sonraki doğum günlerini, mezuniyet günleri ve özellikle düğünleri gibi en özel evrelerini yansıtacak fotoğraflarını çektirmek istiyorlar. Bazen bizler de o ailenin tüm bu evrelerinin çekimini yapmış oluyoruz ve onlarla uzun süreli ve kalıcı bağımız olabiliyor. Tabii ki onların çektiğimiz fotoğraflardan memnun kalmaları ve memnuniyeti bizim için değerli olanıdır.

 

 

Ticari fotoğrafçılığın yanı sıra, Fotoğraf’ın sanatsal boyutu ile ilgili de çalışmalar yapıyor musunuz?

 

 

 Evet, tabii… Ticari boyut her ne kadar zamanımızı çoğunu kapsasa da, uygun vakit buldukça “Kuş Fotoğrafları” çekmeye çalışıyorum. Türkiye’nin değişik bölgelerindeki kuş çeşitlerinin yanı sıra özellikle bölgemizde yaşayan ve nadir görülen kuşlar üzerine yoğunlaşıyorum. Şimdiden çektiğim çok güzel örneklerde arşivimde birikmeye başladı bile.  İleri de inşallah bu çalışmalarımı da açacağım sergilerle fotoğraf severlerle paylaşmak isterim.

 

 


 

Mesleğinizin zorlukları nelerdir?

 


Bolu, küçük bir şehir. Sorunlar genellikle ekonomik ve donanım açısından oluyor. İster istemez, kendinizi geliştirmek zorundasınız, bazen verdiğiniz emeğin karşılığını alamadığınız olsa da, daha çok çalışarak yaptığımız işten keyif alarak bunların üstesinden gelmeye çalışıyoruz. Teknolojik anlamda gelişmelerden geri kalmamak adına bir takım makine ve teçhizat gereksiniminiz oluyor. En azından bunların asgarisini karşılamak zorundasınız. Çekim anında da bir takım zorluklar tabi ki olabiliyor, örneğin gelin damadın o stresli günlerden etkilendikleri olabiliyor. Ya da çekim yapacağımız mekânla ilgili sorunlar çıkabiliyor. Zamanlama, ulaşımla ilgili sorunlar doğal olarak her zaman var olsa da, bunları bir şekilde hallediyoruz. Sonuçta sevdiğimiz işi yapıyoruz.

 

 

Son olarak tecrübeli bir fotoğrafçı olarak önerileriniz nelerdir?

 

 Bence insanlar sevdikleriyle vakit geçirirken, özel günlerinde, keyif alarak yaşadığı her anı ölümsüzleştirmeli ve bunları geleceğe saklamalı.  Ailelerinin her evresini yansıtan kalıcı fotoğraflar ile geleceğe daha sağlam anılar bırakmalı. Fotoğraf çok yaygınlaştı günümüzde. Artık herkesin telefonunda iyi bir fotoğraf makinesi var ve büyük küçük hepimiz fotoğraf çekiyoruz. En azından kendimizin fotoğrafını çekiyoruz veya sevdiklerimizi veya bir olayın fotoğrafını çekiyoruz. Daha iyi bir kare yakalamak adına artık insanlarımız, fotoğraf sanatı ile ilgilenmeli ve zaman zaman fotoğraf sergileri de gezmelidir. Böylelikle hem daha güzel fotoğraflar çekebilecek, hem görsel hafızasını geliştirecek ve hem de yaşadığı olumsuz düşüncelerden bir anlık dahi olsa zihnini arındıracaktır.

 

 

 




HABERE YORUM YAZIN

DİĞER BOLU HABERLERİ
Fazilet Tekman
Köşe Yazarları
Burç Yorumları