CHP’nin Yükselen Yıldızı
Cumhuriyet Halk Partisi Bolu Merkez İlçe Başkanı Ersan Türkoğlu yükselen başarı grafiğiyle dikkat çekiyor. Bolu’da birçok kesimden insanın en çok beğendiği ve takdir ettiği isimlerin başında gelen Türkoğlu başarısının sırrını, 2019 yerel seçimlerindeki müthiş seçim zaferinin detaylarını ve gelecekle ilgili siyasal öngörülerini tüm ayrıntılarıyla haber sitemize anlattı.
Ersan bey, ilimizde son yıllarda en büyük çıkışı yapan siyasetçilerin başında geliyorsunuz, öncelikli olarak sizi kısaca tanıyabilir miyiz?
10 Kasım 1978 yılında Erzincan'da doğdum. Ailem benim ve kardeşimin eğitim hayatını düşünerek İstanbul'a taşınmış. İlkokulu, Ortaokulu ve liseyi İstanbul-Kartal'da okudum. Ortaokulu ve liseyi okurken Kartal ve Kadıköy'de tiyatro eğitimi de aldım. Lise yıllarında İstanbul Anadolu yakasında faaliyet gösteren yerel TV kanallarında çalıştım. 1997 yılında Üniversite eğitimimi almak için Bolu'ya geldim ve Bolu'da kaldım. 2003 yılında evlendim, eşim Mudurnulu. Ev hanımı. İki oğlum var. Büyük oğlum 16 yaşında liseye gidiyor. Küçük oğlum 10 yaşında, bu yıl Ortaokula başladı. 18 yıldır Tavukçuluk sektöründe faaliyet gösteren özel bir şirkette Batı Karadeniz Bölge müdürü olarak çalışıyorum.
Sizi, Cumhuriyet Halk Partisinde politika yapmaya iten sebepler nelerdir?
Ben Atatürkçü bir ailenin çocuğu olarak dünyaya geldim. Annem ve Babam Atatürk devrimlerini özümseyen ve bize iyi anlatan insanlardı. Atatürk'ü ve devrimlerini 1980 darbesini yapanların hazırladığı dar ve sığı ders kitaplarından öğrenmedik. Atatürkçü ve Kemalist yazarların kitaplarından öğrendim. Kemalizm, benim için bu toprakların bağrından çıkmış bir ideolojidir. Ve bu ideoloji benim, atalarımın yaşam tarzını yansıtıyor. Bu ideolojinin kurumsal yapısı Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün kurduğu ve “en büyük iki eserimden biri” dediği Cumhuriyet Halk Partisidir. İlkelerini bütün benliğimle benimsediğim Cumhuriyet Halk Partisine emek vermeyi kendi yaşam tarzımın devam etmesi için mecburi görüyorum. Milletimizin Cumhuriyet devrimleri ile rahat, onurlu, tam bağımsız, eşit, çağdaş yaşayacağına yürekten inanıyorum. Bugün tam bağımsızlıktan, onurlu bir milletin mensubu olmaya, eğitimden, ekonomiye her konuda ülkemizin çok ciddi sorunları olduğunu düşünüyorum. Bu düşünce beni gelecek nesillerimiz adına tedirgin ediyor. Kısacası kendi yaşam tarzımı korumak, inandığım Kemalist ideoloji ışığında çok sevdiğim ulusuma ve gelecek nesillerimize hizmet etmek için Cumhuriyet Halk Partisinde politika yapıyorum.
CHP Bolu İl Başkanı Kazım Karsu ile yıllardır büyük bir uyum içinde çalışıyorsunuz. Bu uyum özellikle 2019 yerel seçimlerinde büyük bir başarı olarak size döndü. Bolu Belediye Başkanı Tanju Özcan ile birlikte 2019 yerel seçimlerinde elde ettiğiniz zaferin sırrını öğrenebilir miyiz?
Ben aktif siyasete İl Başkanımız Sayın H. Kazım Karsu'nun 2013 yılındaki yönetim kurulunda görev alarak başladım. İl Başkanımız Atatürk'ü ve devrimleri en iyi öğrenebileceğiniz, hayatını hiçbir karşılık beklemeden Cumhuriyet Halk Partisine adamış biri. Bolu'da herkesin saygı duyduğu, sözüne, dürüstlüğüne itibar ettiği İl Başkanımız Kazım Karsu'dan hem ben hem de partili birçok arkadaşımız çok şey öğrendi, öğrenmeye de devam ediyor. Ülkesini, milletini, Türkiye Cumhuriyetini ve kurucu değerlerini seven herkes İl başkanımızla uyumlu çalışır diye düşünüyorum. 2019 yılında ki yerel seçimler de elde ettiğimiz zaferin temelinde bu uyumun olduğunu düşünüyorum. Partimize 2019 yerel seçimlerinde zafer kazandıran bu temelin ana unsuru İl Başkanımız H. Kazım Karsu'dur. Çünkü seçimi kazanabileceğimiz kişinin yani o zaman Milletvekilimiz olan Tanju Özcan'ın aday gösterilmesi için Genel Merkezimizde ciddi emek verdi. Geçmişe dönük bütün insani duygularını bir kenara bırakarak partimizin menfaati için yapılması gerekeni tereddütsüz yaptı. Tabii ki bunun dışında seçim sonucunu etkileyen yüzlerce faktör vardı. İl-ilçe Yönetim Kurulu Üyelerimizin, Kadın ve Gençlik Kollarımızın, Üyelerimizin, Belediye Meclis üyesine aday olan arkadaşlarımızın, Tanju Beyin yakın çalışma ekibinin, İyi Partinin bütün unsurlarının ve tabii ki Bolulu yurttaşlarımıza kendini çok sevdiren Belediye Başkanımız Tanju Özcan'ın olağanüstü emeğinin bu seçim zaferinde payı çok.
Sizin için kullanılan “saha adamı” sıfatı için ne düşünüyorsunuz?
Siyaset günlük yaşantımız içinde oluşan sorunların büyük kısmını çözüme kavuşturacak bir unsurdur bence. Siyasetin temelinde insanımıza hizmet etmek olmalı. İnsanımıza hizmet etmek içinde sorunlarını bilmek ve çözümü için emek vermek gerekir. Bizim insanımızın çok büyük bir kısmı sorununu gidip söylemeyi sevmez. O yüzden insanımıza hizmet etmek için yola çıkan siyasetçilerin sürekli sahada olması lazım. Çoğu zaman insanımızın gündemiyle partilerin gündemi birbirini tutmuyor. Önemli olan insanımızın sorunu. Örneğin şu sıralar lokanta, kafe, kahvehane, tekel bayii gibi sektörlerde emek veren insanlarımızın sorunu kısıtlamalar yüzünden iflasın eşiğine gelmeleri, hastanelerde çalışan temizlik görevlilerinin, sekreterlerin, memurların, hemşirelerin, doktorların sorunu, uzun çalışma süreleri ve covidvirüsü ile direk karşı karşıya kalmaları, kanser tedavisi gören hastalarımızın ve yakınlarının onkolok doktor sorunu. Bu örnekleri çoğaltabiliriz. İşte siyasi partinin yöneticileri olarak bizlere düşen bu sorunları tespit etmek ve çözüme kavuşması için ne yapılmasını da söyleyerek kamuoyu oluşturmak. Ben insanımıza böyle faydalı olacağımıza inandığım büyük bir istek ve azimle sahada çalışmayı seviyorum. Fakat pandemi sürecinin saha çalışmalarımızı çok etkilediği su götürmez bir gerçek.
Pek çok kesim 2021 yılının sonbaharında ya da 2022 yılının ilkbaharında bir erken seçim olacağını düşünüyor. Hatta bunu yüksek sesle ifade ediyorlar. Bu konuda sizin öngörünüz nelerdir?
Ülkemizin bugün içinde bulunduğu durum gerçekten çok kötü. Adil ve bağımsız yargı bitmiş. Ekonomi çökmüş. Eğitim sistemi çökmüş. Dünya ülkeleri ile ilişkilerimiz bitmiş. Komşu ülkeler ile kavgalıyız. Milyonlarca göçmenin maddi külfetini çekiyoruz ve daha da önemlisi kültürümüz ile uyum sorunu olan bu insanlar bilinçsizce ve kontrolsüzce kentlerimize kalıcı olarak yerleşiyor. Covidvirüsü ile mücadelede insanımız yalnız bırakılmış. Ekmek parası ile sağlığı arasında tercih yapmak zorunda kalmış. Bu ve benzeri sorunları iktidar çözmekle mükellef. Çözebiliyor mu? Hayır. Bugün ülkemizi yöneten iktidar partisinin ve küçük ortağının siyaseten yapması gereken nedir? Erken seçim yapmak. Neden? Çünkü ülkemizin bugün uğraştığı sorunlarla mücadele edecek iradeye sahip olmak için iktidarı elinde bulunduran partilerin halkımızın desteğini aldığını göstermesi gerekiyor. Bu sorunları ancak bugün halkımızın desteğini almış bir iktidar çözer. Cumhur İttifakının bence bu dönemde seçimi göze alacaklarını sanmıyorum. Kaybedeceklerini biliyorlar. Yönetemediklerini bizden çok daha iyi biliyorlar. Cumhurbaşkanlığı Hükümet sisteminin ülkemizin dokusuyla uyuşmadığını yaşayarak fark ediyorlar. Bugün ülkemizi yöneten siyasi anlayışın kazanacaklarına kanaat getirecekleri güne kadar seçim yapmayacaklarını düşünüyorum. Hatta bir sürü bahane üreterek normal seçim sürecini bile askıya alabilirler. Kazanacakları yerlerde yerel ve genel seçim yapıp kaybedeceklerini düşündükleri yerlerde yapmayacaklarını bile düşünüyorum.
Erken seçim olması halinde Millet İttifakı olarak ilimizden kaç milletvekilini Türkiye Büyük Millet Meclisine göndermeyi planlıyorsunuz?
Millet İttifakının ilimizde her geçen gün güçlendiğine inanıyorum. Bolulu yurttaşımız AKP iktidarından hizmet ve ekonomik destek alamadı. İlçelerimizi Bolu'ya bağlayan yolların durumu ortada. Köy yollarımızı söylemeye gerek bile duymuyorum. Gerçekten ihtiyaç sahibi kaç çiftçimize hibe verdi? İlimizde bugüne kadar hangi sektörler sanayi teşvikine sokuldu? Bu hibe ve teşvikler kimlere verildi, bilen var mı? Bolu'dan ayrılarak il olan Düzce ve ilçeleri bile sanayi ve kırsal destek konusunda ilimizden çok daha fazla hizmet alıp destek gördü. Bolulu vatandaşlarımızın ilk seçimlerde AKP iktidarına gereken cevabı vereceğine yürekten inanıyorum. Tabii Millet İttifakı olarak bizlerinde bu sürece iyi hazırlanması gerekiyor diye düşünüyorum.
Son olarak okuyucularımıza vermek istediğiniz bir mesaj var mı?
Şu an kurduğum bu cümleleri okuyan Bolu Objektif haber sitesi takipçilerine şunu söylemek istiyorum; görüşlerimiz, dünyaya bakış açımız, o açı ışığında ortaya çıkan doğrumuz farklı olabilir. Demokrasinin güzelliği de bu değil mi? Önemli olan doğrularımızın farklılığını değil. Önemli olan konuşup doğrularımızı ortaya koymak ve bizi mutlu, güvenli, onurlu ve tam bağımsız geleceğe taşıyacak ortak doğruyu bulmamızdır. Hepimiz aynı gemideyiz. Bu gemiyi yaşadığımız zaman diliminde batırmamak, geliştirmek ve daha yaşanır bir yer haline getirip gelecek kuşaklara aktarmak hepimizin ortak sorumluluğudur. Bolu Objektif haber sitesi takipçilerine sağlıklı, mutlu, sevgi dolu nice yıllar diliyorum.
